Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Şuşa’da en kısa sürede inşallah bir Başkonsolosluk açmayı planlıyoruz”
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN: “ŞUŞA’DA EN KISA SÜREDE İNŞALLAH BİR BAŞKONSOLOSLUK AÇMAYI PLANLIYORUZ”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile Şuşa’da gerçekleştirdiği baş başa görüşmenin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında, Azerbaycan halkının Karabağ zaferini bir kez daha kutlayarak, Karabağ’ın incisi Şuşa’da en kısa sürede bir Başkonsolosluk açılmasının planlandığını duyurdu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Azerbaycan ziyareti çerçevesinde Ermenistan işgalinden kurtarılan Şuşa’da Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile gerçekleştirdiği baş başa görüşmenin ardından düzenlenen ortak basın toplantısına katıldı. Daha önce verdiği sözü yerine getirdiği için mutlu olduğunu vurgulayan Erdoğan, 44 günlük savaşın ardından Karabağ’ın yeniden sahiplerinin eline geçtiğini ve Ermeni zalimliğinden kurtulduğunu kaydetti. 15 Mayıs Milli Günü vesilesiyle Haydar Aliyev’i anan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Azerbaycan halkının Karabağ zaferini bir kez daha tebrik etti.
Kültür Başkenti Şuşa’da birçok çalışmanın yürütüldüğü ve Türkiye’nin Şuşa’nın yeniden inşası faaliyetlerinde de her türlü katkıyı verdiğinin altını çizen Erdoğan, “Azerbaycan halkının Karabağ zaferini bir kez daha tebrik ediyorum. Tarihte bir çok sanatçı yetiştirmiş Azerbaycan’ın Kültür Başkenti Şuşa’dan bölgemize ve dünyaya vereceğimiz mesajların çok önemli olduğuna inanıyorum. Kardeşim Aliyev’in vizyoner liderliğinde azatlığına kavuşan Karabağ’ı yeniden ayağa kaldıracak çalışmaları yakından takip ediyoruz. Şuşa’ya gelirken şu anda çalışmaları gördük. Gördüğünüz yoğun bir çalışma var. Alt yapıda yoğun çalışmalar var. Bir taraftan yollar, bir taraftan enerji santralleri açılıyor, bir taraftan yüksek gerilim hatları inşa ediliyor. Bütün bunlarla beraber susuz olan bu bölge suya kavuşuyor ve bütün bu çalışmalar sürekli olarak devam ediyor ve inşallah en kısa zamanda bölge havalimanına, havalimanlarına da kavuşacak. İki görüşmede de değerli kardeşim bunları bana özellikle anlattı. Bununla geliş gidişler daha da artacak ve turizmde de bölge inanıyorum ki ciddi bir sıçramayı o dönemde yaşayacak. Türkiye olarak azatlık mücadelesinde olduğu gibi yeniden inşa faaliyetlerinde de kardeşlerimize her türlü katkıyı veriyoruz, vermeye de devam edeceğiz. En kısa sürede evlerine dönmelerini beklediğimiz Azeri kardeşlerimiz için de her türlü çabayı göstereceğiz. Tabi bu konuda değerli kardeşimin özel çalışmaları var. Yeter ki, buranın gerçek sahipleri evlerine, meskenlerine dönsün. Azeri kardeşlerimizin kendi evlerine, kendi mekanlarını geri dönmeleri, buraları ciddi manada zenginleştirecektir” ifadelerini kullandı.
“Azerbaycan topraklarının bir daha böyle felaketler yaşanmaması için gereken tedbirleri birlikte alacağız”
Azerbaycan topraklarının bir daha böyle felaketler yaşanmaması için gereken tedbirleri birlikte alacaklarını belirten Erdoğan, “Bizim de bu konuda inşallah TOKİ ile birlikte burada, bölgenin tamamında atmayı planladığımız adımlar var ve TOKİ’nin buradaki karşıt kurumuyla birlikte çalışarak bu adımları atacağız. Bölge üzerinde etkisi olan herkesi hakikatleri görmeye, Azerbaycan halkının zaferini kabullenmeye ve geleceğe bakmaya davet ediyoruz. Ateşkes anlaşmasının ardından artık bölgede tüm taraftar için yeni işbirliği imkanları doğmuştur. Azerbaycanlı kardeşlerimin bu konudaki engin gönüllülüklerinin en yakın şahidiyiz” dedi.
“Coğrafi komşuluk ilişkilerimizi daha derin işbirliklerine yöneltmek istiyoruz”
Türkiye olarak coğrafi komşuluk ilişkilerimizi daha derin işbirliklerine yöneltmek istediklerini belirten Erdoğan, “Ermenistan’ın kendisine uzatılan bu iyi niyet ve dayanışma elini tutmasını, ortak geleceği birlikte şekillendirme fırsatını iyi kullanmasını temenni ediyoruz. Altılı bir platform dedik. Bu altılı platformda bildiğiniz gibi Rusya, Türkiye, Azerbaycan, Ermenistan, Gürcistan ve İran. Bu altılı platformla birlikte artık istiyoruz ki, bölge suhuletle, barış içerisinde yaşanan bir bölge olsun. Bu adımı atmak için biz kardeşimle her türlü fedakarlığa varız. Sayın Putin aynı şekilde bu tür fedakarlıklara var ve bu konuda atılacak adımlarla bölge bir barış bölgesi haline gelmiş olur. Tabi bu tarihi fırsatın gerçekçi olmayan söylemler ve eylemlerle kaçırılmaması en büyük dileğimizdir. Azerbaycan ile Ermenistan imzaladıkları ateşkes anlaşmasını, kapsamlı ve vizyoner bir barış anlaşması ile taçlandırmaları halinde çok daha sağlıklı yürüyeceğini inanıyoruz” ifadelerini kullandı.
“Şuşa’da en kısa sürede inşallah bir Başkonsolosluk açmayı planlıyoruz”
Şuşa Beyannamesi ile ikili ilişkilerin yeni dönemdeki yol haritasının belirlendiğini ve Şuşa’da en kısa sürede bir Başkonsolosluk açmayı planladıklarını kaydeden Erdoğan, “Daha önce kardeşim söylediği Şuşa Beyannamesi ile ilişkilerimizin yeni dönemdeki yol haritasını belirledik. 11 A4 sayfası bu beyanname, Şuşa’da bugün hayat kazanıyor. Bu çok çok önemli. Türkiye ve Azerbaycan arasındaki bu beyannamenin içeriği bir çok şeyleri kapsadığı gibi, bundan sonra geleceğe yönelik adımları atarken artık sadece 2 ülke değil, bölgeyi kapsayan bir kararlılığı burada yaptığını görüyoruz. Türkiye olarak kadim şehir Şuşa’da en kısa sürede inşallah bir Başkonsolosluk açmayı planlıyoruz. Bölgede gerçekleştireceğimiz faaliyetleri daha hızlı ve etkin şekilde yürütülmesini sağlayacağız. Diğer yandan Azerbaycan’ın Güney Zengezur projesini çok önemli görüyor ve destekliyoruz. Bu projenin hayata geçirilmesi ile doğudan batıya herkesin istifade edebileceği yeni bir orta koridor açılacaktır. Bu çok büyük önem arz ediyor” dedi.
“Bu savunma sanayisindeki ilişkilerimiz bundan sonra çok daha farklı bir şekilde gelişecektir”
İki ülke arasındaki her alanda işbirliğini artırmak için çalışmaların devam ettiğini ve savunma sanayisindeki ilişkilerin bundan sonra çok daha farklı bir şekilde gelişeceğinin altını çizen Erdoğan, “Savunma sanayi alanındaki ilişkilerimizi, teknoloji transferi ve ortak üretim projeleri ile daha da tahkim ediyoruz. Az önce kardeşim Baykar’ın yönetiminden Haluk Bey’e bir onur madalyası verdiler ve ben de aile adına sözlerine ayrıca teşekkür ediyorum. Tabi burada İHA’lar ve SİHA’lar ciddi işler gördüler. Bu savunma sanayisindeki ilişkilerimiz bundan sonra çok daha farklı bir şekilde gelişecektir. Bu farklı gelişmeyle birlikte de sürekli olarak bir pazar değil, aynı zamanda Azerbaycan bu işlerde üretim merkezi olma imkanını da yakalayacaktır. Bizim gücümüz Azerbaycan’ın gücü, Azerbaycan’ın gücüdür” ifadelerini kullandı.